Hastalıklar

Renk Körlüğü

Renk Körlüğü Nedir?

Renk körlüğü belirli renkleri, kısmen veya tamamen görememeye verilen genel bir addır. Bu hastalığa Daltonizm adı verilir.

Görme organımız olan göze giren ışık enerjisi lens yardımıyla gözün retina kısmına odaklanır. Retinadaki hücreler, ışık enerjisinin belli dalga boylarına duyarlıdırlar. Bu reseptörler başlıca iki ayrı grupta incelenirler. Bunlardan gece görmekten ve karanlığa adaptasyondan sorumlu olanlar "basil", aydınlıkta görme ve görme keskinliğinden sorumlu olan reseptörler ise, "koni" diye isimlendirilirler.

Koni reseptörleri 3 gruba ayrılır ve 3 temel rengi algılarlar: Bunlar Kırmızı, Mavi ve Yeşil’dir. Her reseptörün etkilendiği ışık dalga boyu aralığı geniş bir aralık olduğu için, genellikle gözümüze gelen ışık dalgaları, birden fazla koni reseptörünü uyarırlar. İşte bu üç rengin karışımıyla, değişik renkleri tanımamız mümkün olur. Eğer bir kimse renk görmede yalnızca iki çeşit koni hücresine sahipse, bu iki renk ile onların karışımlarını görebilir.

 

Şekil 1: Ishihara renk görme eşelinden örnek kartlar; renk görmesi normal bir bireyin sol üstten itibaren 7, 13, 16, 8, 12 ve 9 rakamlarını görmesi beklenmektedir.

Renk Körlüğü Risk Faktörleri Nelerdir?

Hastalık daha çok kalıtsal olmakla birlikte göz, optik sinir, beyin hasarına veya bazı kimyasal maddelere maruz kalmaya bağlı sonradan gelişebilir. Bazı ilaçlar da renkli görmede bozukluk yapar. Kalıtsal bir hastalık olduğundan bu tür problemleri olan ailelere verilecek genetik danışmanlık önemlidir.  Anneler taşıyıcı ise kendileri renk körü olmadan renk körlüğünü çocuklarına geçirebilirler.

 

Renk Körlüğü Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Kişi renk körü olduğunu kendiliğinden fark etmez.  Pigmentlerin eksiklik derecesine göre normale yakın görmeden, çok ileri derede karışıklıklara yol açabilecek derecelerde olabilir. Çok nadir durumda kişi sadece siyah, beyaz ve gri tonlarını görür.

Sadece kırmızı renk algılanamadığı (Protanopi); sadece yeşil rengin algılanamadığı (Deuteranopi) ve sadece mavi rengin algılanamadığı (Tritanopi) tipleri mevcuttur. Yeşil renk körlüğü ya da kırmızı-yeşili ayırt edememe en sık görülen tip iken mavi renk körlüğü en nadir görülen tiptir. Monokromatizm, renk görme ile ilgili her üç koninin de bulunmadığı durumdur. Bu durumda tam renk körü olan kişi yalnızca siyah beyaz olarak görür. Renk algılama bozuklukları oldukça sıktır. Her 12 erkekten birinde görülürken, kadınlarda bu duruma çok daha nadir izlenir.

Renk görme muayenesinde birçok değişik test mevcuttur. Bunlardan en sık kullanılan İshihara denilen ve renkli noktalardan oluşan harflerin okutulduğu bir kitap veya özel boncuklar ile yapılır.

 

Şekil 2: Solda normal renkli görmesi olan (trikromat) bir bireyin sağda ise kırmızı-yeşil renk körlüğü (deuteranop) bir bireyin renk algısı simulasyonu

Renk Körlüğü Hastalığı Seyri ve Tedavisi

Çoğu vaka genetik kökenli olduğundan bu tür renk körlüğünün kalıcı tedavisi yoktur. Özel yoğunluk ve renk tonunda üretilen tek renkli kontakt lensler göze takıldığında hastaların renkleri doğru algılamasına yardımcı olur. Bu tür lensleri uygulanan hastaların büyük çoğunluğunda renk görmede önemli oranda düzelme tespit edilebilir. Renk körü olan gençlerin meslek seçimleri sırasında bu rahatsızlığın kendilerine engel olmayacağı meslekleri seçmeleri doğru olacaktır. Örneğin renk körü olan bir insanın rengin önemli olduğu tasarım işlerinde, tekstil sektöründe çalışması zor olabilir.

Diğer taraftan ilaçlara ve kimyasal maddeye maruz kalma durumu olan hastalarda renk görme sorunları gerekli müdahalelerle çözülebilir.

Online Randevu